Görüş Bildir

Hâl Dili

Kalbini ve Kulağını Aç

Hz. Ali r.a. şöyle buyurur:

“Nefsin isteklerine tâbi olmak bir çeşit körlüktür. İşler karışıp darda kalınca durup düşünerek, teenni ile hareket etmek Allah’ın kuluna yardımı kapsamındandır. Yakîn, yani şüphe ve tereddütten arınmış iman, acı ve üzüntüyü gideren en güzel ilaçtır.

Yalanın sonucu kınanmaktır. Doğrulukta selamet vardır. Nice uzak görülen şeyler aslında çok yakındır. Garip, sevdiği kimsesi olmayan kişidir. Samimi arkadaş, sana gıyabında sadakat gösterendir. Kötü zan seni dostundan uzaklaştırmasın. İyilik ve cömertlik ne güzel ahlâktır! Hayâ, güzel olan ne varsa hepsine götüren bir sebeptir. En sağlam tutamak takvadır.

Rızık iki kısma ayrılır: Biri aradığın rızık, diğeri ise seni arayan rızık... Bu öyle bir rızıktır ki sen ona gitmesen bile o seni bulur. Kaybettiğin şeylere karşı sabırsız olsan da elinde olmadan kaybettiklerine karşı asla sabırsızlık etme. Olaylara bak ve olacaklar hakkında ders çıkar. Çünkü işler birbirine benzer.”

Ebu Tâlib el-Mekkî, Kalplerin Azığı

Kötülüğün Kaynakları

10. asrın meşhur sufîlerinden Ebu Ali er-Rûzbârî k.s. şöyle demiştir:

“Zarar üç şeyden gelir: İnsanın içinin kötü olması, alışkanlıklara devam ve kötü arkadaşlık...”

Denildi ki:

– İnsanın içinin kötü olması nedir?

– Haram yemektir, cevabını verdi.

– Alışkanlıklara devam etmek nedir, diye soruldu.

– Gözlerinin sürekli başkalarının üzerinde olması, kulaklarının hakikate uygun olmayan sözleri, gıybet ve iftiraları dinlemesidir, buyurdu.

– Kötü arkadaşlık nedir, diye sorulunca da;

– Bir arada olmanın nefsanî isteklere sebep olduğu arkadaşlıktır, cevabını verdi.

Beyhakî, Kitâbü’z-Zühd

Peygamber Ahlâkı

Rifâiyye tarikatı pîri Ahmed er-Rifâî k.s. bir nasihatinde şöyle demiştir:

“Ey kardeşim! Peygamberinin ahlâkı ile ahlâklan. Mülayim, güzel ahlâklı, anlayışlı, affı bol, doğru sözlü, eli açık, kalbi şefkatli, güler yüzlü, sabırlı ve alçak gönüllü ol.

Kulların haklarına dikkat et. Arkadaşlık haklarını gözet. Devamlı tefekkür halinde bulun. Çok zikret ve sükûtun uzun olsun. Kötülükler karşısında çok sabırlı ol. Allah’a dayan, O’na güven, O’ndan yardım iste. Fakir, yoksul, zayıf ve acizleri sev, gözet.

Yalnızca Allah’ın emirlerine saygısızlık ve haram kılınan şeylerin yapılması karşısında, yalnızca O’nun rızası için öfkelen.”

Ahmed er-Rifâî, el-Hikem

Neden Önce Edep?

Velîlerin büyüklerinden Sehl b. Abdullah Tüsterî k.s. şöyle demiştir:

“Kulun farz namazları tam olarak yapabilmesi için namazın önündeki ve sonundaki sünnetlere ihtiyacı vardır. Sünnetleri tam olarak yapabilmesi için nafilelere ihtiyacı vardır. Nafilelerin tam olabilmesi içinse edeplere ihtiyacı vardır.”

Sühreverdî, Avârifü’l-Meârif

Ahiret Ehline Nasihatler

Ahmed er-Rifâî k.s. bir nasihatinde şunları söylemiştir:

“Kardeşim! Zâhirî ve bâtınî bütün işlerinde şeriata sarıl. Kalbini Allah’ın zikrini unutmaktan koru. Fakir ve gariplere hizmet et. Yorulmadan ve tembellik etmeden sâlih ameller işlemekte aceleci ol. Allah’ın rızasını kazanmaya ve O’nun kapısında durmaya çalış. Nefsini gece ibadetine alıştır ve riya ile amel etmekten kendini koru. Toplulukta ve yalnız kaldığında geçmiş günahların için ağla.

Ey oğul! Dünya boş bir hayal, içindekiler de yok olmaya mahkûmdur. Dünya ehlinin arzusu dünya, ahiret ehlinin arzusu ise ebedi hayattır. Yalancı iddialardan sakın. İtikadını, değişmeyen sağlam bir iman haline getir. Zihnini şeytanî vesveselerle meşgul etme. Kötü dostla arkadaşlık etmekten sakın. Çünkü onunla dost olmanın akıbeti pişmanlıktır.

Geçimini temin etmek için helal sebeplere sarıl. Helal kazanç yollarında hileye başvurmaktan sakın. Allah dostlarının gönlünü incitmekten kaçın. Akrabalarını ziyaret et, onlara ikramda bulun. Sana haksızlık yapanı affet. Sana karşı kibirlenene tevazu göster. Allah dostlarını ve kabirleri çokça ziyaret et. İnsanlara karşı yumuşak sözlü ol. Onlarla akılları ölçüsünde konuş. Ahlâkını güzelleştir. Cahillerden yüz çevir. Yetimlerin ihtiyaçlarını gider, onlara ikramda bulun. Bütün söz ve davranışlarında ihlâsı dost edin. İnsanları hak yoluna sevk etmek için gayret et.

İnsanlara, Allah dostlarının kapısından girmeleri, onların yolundan yürümeleri için sadakati teşvik et. Kalbini zikirle mamur kılıp bedenini tefekkürle süsle. Niyetini ihlâs ile nurlandır. Her daim Cenab-ı Hak’tan yardım iste. O’nun gönderdiği musibetlere karşı sabret ve O’ndan gelene razı ol. Her durumda, ‘Allah’a hamdolsun’ ifadesini dilinden düşürme.  Rasulullah s.a.v.’e çokça salâvat getir. Nefsin şehvet ve kibirle hareket edecek olursa, Allah için nafile oruç tut ve O’nun ipine sımsıkı sarıl.”

Ahmed er-Rifaî, el-Burhânü’l-Müeyyed

Sözler

“Hikmet taşımayan söz gevezelik, tefekkür bulunmayan sükût gaflet, ibret taşımayan bakış boşa oyalanmaktan ibarettir.”

Hasan-ı Basrî rh.a.

“İbret almak kişinin ilmini, zikir muhabbetini, tefekkür de Allah korkusunu arttırır.”

Hâtem-i Esam rh.a.



Semerkand Dergi Logo